Saynur Tozlu Röportajı
Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden başarılı basketbolcu
Saynur Tozlu ile bir röportaj gerçekleştirdik;
1) Saynur
Tozlu kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
-1987 uşak
doğumluyum. 10 yaşımdan beri basketbol oynuyorum. Galatasaray altyapısından
yetiştim ve daha sonrasında çeşitli takımlarda görev aldım. Ailem ile birlikte İzmir'de
yaşıyorum.
2) Basketbola
başlamaya nasıl karar verdiniz? Sizi keşfeden biri oldu mu?
-Basketbola Uşak'ta
yaz okuluna giderek başlamıştım. Aslında başlarken basketbol hakkında hiç bir
bilgim yoktu ama çok enerjik bir çocuktum ve enerjimi atabilmem için ailemin
yönlendirmesiyle başlamıştım. Daha sonrasında anne ve babamın tayinlerinin
çıkması sonucunda İzmir’e yerleştik ve bu sefer ben basketbola devam etmek
istedim. 2 sene İzmir’de kaldıktan sonra 13 yaşımda Galatasaray’a transfer
oldum ve devamı da geldi.
3) Basketbol
olmasaydı tercih edeceğiniz spor dalı hangisi olurdu?
-Basketbol oynamasaydım
muhtemelen başka bir spor dalıyla uğraşmazdım, eğitimci bir aileden geldiğim
için muhtemelen okulumu bitirip psikolog olurdum. Aslında tüm sporları severim
ama hayalim psikolog olmaktı o yüzden eğitimime devam ederdim.
4) Edirne
Belediyesi’nde forma giyerken Eurocup maçına gidiş yolunda bir uçak krizi
yaşandı. O gün neler yaşadınız? Yaşadığınız bu tarz olaylar oyununuzu nasıl
etkiliyor?
-Edirne belediyesi Edirnespor’la
Eurocup karşılaşmamız için Rusya’ya gitmemiz gerekiyordu. Normalde resmi müsabakalar
için yapılan bu tarz seyahatlerde hiçbir sorun çıkmaz ama o dönem iki ülke
arasında siyasi bir kriz vardı ve bu yüzden de bizim ülkeye girişimizde bazı
sorunlar yaşandı ve normalde 5 dakika sürecek işlemlerde bile uzun süre
beklememiz gerekti. Rusya deplasmanlarında zaten yolculuklar zordur bir de
tüm belgelerimiz hazır olmasına rağmen uzun süre havaalanında mahsur kaldığımız
için çok yorucu bir yolculuk yaşadık. Maç için çok etkilendiğimizi söyleyemem
ama karşılaştığımız tavır ve gecikmeden dolayı hiç alakası olmamasına rağmen
spora siyaset bulaşması bizleri fazlasıyla üzmüştü.
5) Tecrübeleriniz
ile takım içinde dengeleri kuran taraf siz mi oluyorsunuz? Tecrübe hangi
noktalarda ortaya çıkıyor?
-Sporda özellikle
de takım sporlarında desteklenmek ve paylaşmak çok çok önemlidir bana göre.
Kadın basketbolu için de özgüvenin çok kilit bir rolde olduğunu düşünüyorum. Bu
yüzden de birlikte oynadığım tüm takım arkadaşlarıma yardımcı olabilmek için
elinden geleni yapan biriyim. Takım olgusu içinde herkesin yazılı olmayan
rolleri vardır. Sanırım özellikle son yıllarda benim hem saha içinde hem de
saha dışında bu anlamda katkılarım oldu. Takım içinde pozitif bir ortam
oluşması için elimden geleni yapmaya çalışıyorum diyebilirim özetle.
6) Tam
olarak kendinizi bulduğunuz ve zirveye ulaştığınız kulüp hangisiydi?
-Aslında oynamaya
devam ettiğim sürece her zaman daha iyisine ulaşmak istiyorum ama özellikle
kendimi mutlu hissettiğim yerlerde performansımın da olumlu yönde etkilendiğini
düşünüyorum. Kötü geçen sezonların bile mutlaka bana bir şey kazandırdığına
şahit oldum ama kendimi mutlu hissettiğim ve performansımın da arttığı kulüpler
olarak; Ankara Ted Koleji ve Edremit belediyesi Gürespor’u
sayabilirim.
7) Bu sene
için kişisel hedefleriniz nelerdir?
-Bu sene Bursa Büyükşehir
Belediyesi Spor Kulübü’nde oynuyorum. Burada çok güzel bir organizasyon
kurulmuş ve başarılı olmayı fazlasıyla hak ediyor o yüzden ilk hedefim
takımımızın hedefi olan süper lige yükselme başarısına ulaşmasında maksimum seviyede
katkı sağlayarak başarılı olmak. Takım halinde başarılı olduğumuzda zaten ben
de kendimi başarılı sayarım o yüzden benim için en önemlisi o. İstikrarlı bir
oyuncu olmak ise her sene için benim şahsi hedefim.
8) Basketbol
oynayan ve basketbola başlamak isteyen genç arkadaşlara neler tavsiye
edersiniz?
-Basketbol ve diğer
tüm spor dallarının çok ciddi bir disiplin ve fedakarlıklar gerektirdiğine
inanıyorum o yüzden basketbola yeni başlayanlara öncelikle emin olmalarını
tavsiye ediyorum. Özellikle profesyonel anlamda bir sporla uğraşacaksanız
mutlaka kararlı olmanız ve zorluklar karşısında asla vazgeçmemeniz gerekir.
Spora başlamış ve belli bir seviyeye ulaşmaya çalışan arkadaşlarıma ise özgüven
aşılamaya çalışıyorum çünkü en önemlisi kendinize inanmak ve çok çalışmak.
9) Galatasaray
altyapısında yetiştiniz. Edindiğiniz başarılar altyapıyla doğru orantılı mı?
-Evet altyapıda her
zaman zirveye oynayan ve her şehirde taraftarları olan bir kulüpte oynadım. Bu
özellikle baskıyı kaldırabilme ve her zaman hedeflere odaklanma anlamında bana
çok şey kazandırdı. Özellikle benim oynadığım dönemde kulübün içinde bulunduğu
maddi zorluklar sayesinde çok erken yaşta süper ligde oynamaya ve ciddi
sorumluluklar almaya başladım. Bu da benim basketbolumun gelişmesinde ve tecrübe
kazanmamda çok etkili oldu.
10) Türkiye’de
kadın basketboluna yeterince önem veriliyor mu? Önerileriniz nelerdir?
Bu konu ne yazık ki
Türkiye'deki tüm amatör branşların ortak problemi aslında. Çok başarılı olmuş
kulüp takımlarımız ve milli takımımız var ancak gerek basında gerekse de
yatırımlar anlamında hak ettiğimiz yerde olmadığımızı düşünüyorum. Son yıllarda
bu anlamda bazı olumlu gelişmeler olsa da yeterli seviyede değil. Özellikle
genç nüfusu bu kadar fazla olan bir ülkede kadın basketboluna daha
organize ve sadece kısa vadeli değil uzun vadeli yatırımların da yapılması
gerektiğine inanıyorum.
11) Örnek
aldığınız bir basketbolcu var mı?
-İyi bir sporcu
olmaktan da önemlisi iyi bir insan olabilmek benim için o yüzden de özellikle
kişiliklerinden dolayı Esmeral Tunçluer ve aynı zamanda uzun süre aynı evi de
paylaştığım, kardeşim olarak gördüğüm Gülçin Cantekin'i örnek alırdım.
12)
Ve son olarak Sporda Manşet Dergisi’ni takip ediyor
musunuz?
-Evet özellikle kadın basketbolcularla yaptığınız
bu tarz röportajlardan dolayı derginizi takip ediyorum. Derginizde bizlere de
yer verdiğiniz için teşekkür ederim.
Yorum Yap