ÖZEL BİR AN

                                             



   ÖZEL BİR AN

Frikik, yeşil saha da ki 22 adamın ve stadyum da ki binlerin heyecan veya gerilim içinde beklediği saniyeler olarak tanımlanabilir. Bu durum çok kısa sürse de, futbol bazen yalnızca birkaç derin nefes anlamına gelmektedir. İşte bu özel an tabi ki bazı usta isimler ile özdeşleşmiştir. Bakalım Zihninizde canlanan ilk isimleri bu yazıda bulabilecek miyiz?

Juninho

Her frikik ustasının bir tarzı olduğundan bahsedebiliriz. Ancak Juninho bu durumun dışında kalıyor. Kariyerinin zirvesinde olduğu dönemde, karşısında baraj olması yeterli olan Brezilyalı, Lyon forması ile 44 frikik golüne şık bir imza atmıştır. Kariyerinin geneline göz attığımızda ise karşımıza çıkan rakam:76..

Pierre Van Hooijdonk

Avrupa futboluna bakıldığında efsane frikik ustaları saymakla veya yazmakla bitmeyecektir. Ancak sınırlarımızın içerisinde de efsane olmuş Pierre’yi konuşmak gerekiyor. Fenerbahçe forması giydiği dönemde kazanılan her frikik’e penaltı gözüyle bakılmasını sağlayan Van Hooijidonk mesafe tanımadan Türkiye’den geldi ve geçti.

David Beckham

Beckham Hiçbir zaman çok hızlı bir futbolcu olmadı. Ancak frikik esnasında topa hükmettiği hız bu açığını hep kapatmıştır. Kariyerinin son demlerinde dahi bu durum hiç değişmedi..

Roberto Carlos

Çocukluğumuzun Video oyunlarının başkahramanından bahsedelim mi? Carlos,  frikik’i futbol terimi olmaktan alıp gönüllerde bir yere bırakmıştır. Sonra ki nesiller umarız onunla tanışabilir. Roberto Carlos’un Fransa ağlarına 1997 yılında fizik kurallarını alt üst eden gol" adıyla bıraktığı gol uzun yıllar geçse de arama motorlarında ki yerini kaybetmeyecek.. 

Hami Mandıralı

Dediğimiz gibi futbol tarihi onlarca serbest vuruş ustasına şahit oldu ve yazımızda yer buldular. Ancak unutulmaması gereken noktalara değinmek gerekir. Futbolumuza ‘’Füze’’ terimini kazandıran ve Tarihin en hızlı şutunun sahibi Mandıralı, sert ve düzgün vuruşlarını gole çevirmesi ile tanınmaktadır. Kilometrelerce hızda ki 60’a aşkın frikik golü bulunan Hami, 90’ların sonunda Schalke macerası da yaşamıştır.

O denli sertlikte kullanılan serbest vuruş anlayışı günümüzde pek rastlamadığımız bir türdür. Belki de Türk futbolun da ilk mesafe tanımayanlardan biri o’dur…

Hiç yorum yok