#EddieBeyDiyeceksiniz (Trabzonspor Başakşehir)



Bir tarafta son şampiyon apoleti ile lige başlayıp bu maça kadar gol atamamış Başakşehir, diğer yanda henüz bekleneni veremeyen ev sahibi Trabzonspor. Tabii ki sezon başından beri başına gelen müsibetleri es geçemem. Son olarak ne hikmetse, Nwakaeme de midesini bozmuş...


Lakin her şeyden önce teknik adam konusuna değinmek isterim. En başta tercih edildiğinde, #EddieBeyDiyeceksiniz diye vurgu yaptım, Galatasaray'ın Reikerink tercihine atıfta bulunarak. Bugün bana da deseler gel Trabzonspor'da teknik adamlık yap, ben yapamam demem! Sonuçta layık görülüyorsun. Bazı konularda ona vurmaya kalktılar; Eyy Eddie Newton! Hani İngiltere bağlantıların gibisinden. Savunduk bu tür yakışıksız hareketlere karşı ve haklı çıktık. Lakin hedefi olan bu büyük camiaların, hiçbir yerde kendini kanıtlamamış bir teknik adam ile yola çıkmasına asla anlam veremem! Trabzonspor'da farklı bir sistem var bunun bilincindeyim. Teknik kararlar bir ekip dahilinde gerçekleşiyor lakin başa "acemi" birinin gelmesini bana anlatamazsınız...

Bordo mavililer tamamen bireysel çaba içerisinde üretmeye çalıştı. Başakşehir bildiğimiz gibi. Bu sezonun en iyi futbolunu, Galatasaray maçının ikinci yarısında 25 dakikalık bir bölümde sahaya yansıtmışlardı. Sonrasında örneğe yakın bir çaba içerisinde görmedim. Mert bazı bölümlerde iyi yer tuttu. Birbirlerine üstünlük kurduklarını söyleyemem. Tabiri caizse mızmızlanarak oynayan iki takım vardı. Farkı yaratanlar, iki temiz ayak. İlk yarıda inatçılığıyla İrfan Can, ikinci yarı kritik maçların adamı, kaptan Visca. Enfes bir gol kazıdı hafızalara. 

Bu dakikadan sonra Trabzonspor'un hali trajikti. Başakşehir parkta paslaşır gibi takıldı kafasına göre... Yine teknik adam konusuna geleceğim. Büyük takımın kulübesindeki adam sana güven verecek. Direktifleri olsun, vücut dili, oyunu okuması vs. çok önemli olgular. Sahadaki oyuncunun üzerinde etkisi olmazsa, böyle savruk, silik ve reaksiyon vermekten uzak bir ekip çıkar ortaya. Fenerbahçe maçı öncesi nasıl bir aksiyon alınır bilmem. Yalnız aynı halde, o maç sonu beyaz mendiller sallanır. Bana sorarsanız, gelinen noktada en az suçlu diye Eddie Newton'u gösteririm.

Hiç yorum yok