Gökhan Şirin Röportajı




Basketbola nasıl başladınız? Sizi basketbola çeken, o spora iten şeyler neler oldu?
Basketbola 2001 yılında tesadüf eseri başladım. Fiziğim müsaitti ama hiç aklımızdan geçmiyorken bir gün annemle avmden çıktık otoparkta yürürken annemin hapşırması sonucu o sırada arabayla giden donemin Daruşşafaka altyapı sorumlusu olan Türkay Çakıroğlu abimin beni fark etmesi ve hemen ertesi gün kulübe davet etmesiyle başladı her şey. O yüzden tesadüflere kesinlikle inanırım😊
Profesyonel kariyerinden bahsedebilir misiniz kısaca? (Hangi takımlarda oynadınız gibi)
8 sene Daruşşafaka altyapısında oynayıp genç takım son senemden sonra Amerika’ya gitme kararı aldım. St. Mary’s Ryken High School’ da lise son sınıftayken oynadım. Sonra University of North Carolina at Charlotte da 2 sene NCAA maceram oldu. Kolejde 3. seneme girerken Anadalu Efes’ten teklif gelmesiyle Türkiye’ye dönme kararı aldım. 2 sene Anadolu Efes formasını giydikten sonra Beşiktaş Integral Forex’e transfer oldum. 1 sene sonra Royal Halı Gaziantep formasını giymeye başladım. Burada 1.5 sene oynadıktan sonra devre arasında Yeşil Giresun’a transfer oldum. Ertesi sene de ayni takımla anlaştım fakat ligin başlarında yasadığım sakatlık sonucu nerdeyse bütün sezon oynayamadım. Devre arasında Türk Telekom’ a transfer olup sadece playofflarda oynayabildim. Gecen sezon Trabzonspor’ la anlaşıp devre arasında Anlara DSI de sezonu tamamladım. Bu sezon başı Fenerbahçe ile hazırlık dönemini geçirip tekrar Ankara DSI ile anlaştım.
Kariyerinizi şöyle bir gözden geçirdiğinizde iyi ki yapmışım veya keşke yapmasaydım dediğin olaylar var mı bunları anlatabilir misiniz bize?
Amerika kararım belki basketbol olarak değil ama hayat görüşü ve vizyon olarak ufuk açan bir tecrübeydi. Giresun’a transfer şimdi donup bakınca alınmaması gereken bir karardı bence ama parayla satın alamayacağım tecrübelerim oldu o donem.
Bir süre Amerika’da bulunduğunu biliyoruz. Orada neleri tecrübe ettin?
Amerika gibi bir yerde 3 sene geçirmek tarifsizdi. Oradaki okul yaşantısı, insanların hayata bakış açısı, özgürlüğün ve hayat kalitesinin en yüksek olduğu bir yer. Lise basketbolu bence ülkemiz altyapılarının gerisinde. O yüzden bana danışan insanlara liseye basketbol oynamak için gitmeyin diyorum çünkü oyununuzun yukarı çıkma ihtimalini görmüyorum. Kolej ise NBA standartlarında her şey. Salonlar, özel uçaklar, yapılan aktiviteler tamamen NBA seviyesi. Tabi ki Avrupa basketbolu ile farklılıkları var. Son senemde hatta bununla ilgili 2 saat boyunca sunum yapmıştım:)
Gökhan Şirin’in güçlü ve zayıf yönleri nelerdir?
Güçlü yönüm bence her gün ve her an kendimi geliştirmek için uğrasan düşünen kendine yatırım yapan biriyim. Koyduğum hedef için ne gerekiyorsa yapmaya çalışıyorum. Belki yasadığım sakatlık donemi çoğu insan basketboldan uzaklaşabilirdi ama ben hep daha iyisi için uğraş veren biriyim. Bu zamana kadar zayıf yönümün savunmam olduğu söyleniyordu fakat fizyolog Emin Arslan ile bu ise ciddi kafa yatırdık ve gecen sezon Amerikalı gardları tutma hedefi koydum kendime. İyi iş çıkardığımı düşünüyorum. Tabi ki hala daha iyisini yapabilirim ve yapacağım.
Geçen sezona Trabzonspor Basketbol ile başladınız ve sonrasında Ankara DSİ’ye transfer oldunuz. Ankara DSİ ile kümede kalma mücadelesi verdiniz ve başardınız. Geçen sezonu anlatır mısınız?
Uzun suredir gelen bir maç eksiği sorunum vardı. O yüzden DSI de ilk 2 ay çok zorlandım. Ritme girmem çok zaman aldı. Fakat ciddi sureler almam beni kendime getirdi diyebilirim. Bütün çalıştıktan sonra bu sezona daha hazır hissediyorum kendimi.

Fenerbahçe’nin kamp kadrosuna çağırıldığınızı biliyoruz. Orada olmak, Obradovic ile çalışmak nasıl bir duygu? Bu teklifin sürecini bize anlatır mısınız?
Yaz boyu kendi özel idmanlarımı yaptığım sırada menajerimden böyle bir teklif geldi. Şöyle söyleyebilirim koç Obradovic’in neden en iyisi olduğunu ilk idmanın daha ilk saatinde anladım diyebilirim. Müthiş basit bir sistemi var ama müthiş detaycı ve bu detaylara inanılmaz hâkim. Her gün 2 saat boyunca inanılmaz bir konsantrasyona sahip. 2 hafta boyunca müthiş şeyler öğrendim. Beni mental ve fiziksel olarak sezona hazırladı. Bu davetinden dolay Fenerbahçe’ ye teşekkür ederim.
Birlikte oynadığın oyunculardan bir ilk beş kursan kimleri oynatırsınız?
Doğuş Balbay- Jordan Farmar- Sasha Vujacic- Kerem Gönlüm- Colton Iverson bence çok yakıcı bir beş:)
Kariyerin boyunca kendine idol olarak kimi aldınız?
Sahada her şeyi yapabilmesiyle, bütün pozisyonları oynayıp bir de savunabilmesiyle Scottie Pippen.
Kariyer hedefinizi nereye koydunuz, gerçekleştirdiniz mi?
Hedefim kesinlikle tekrar A Milli Takıma yükselmek. 2012 yılında aday kadroya davet edilmiştim. Fakat bu sefer formayı giyip ülkeme hizmet etmek istiyorum.
Sporda Manşet dergisini takip ediyor musunuz? Öneri ve görüşlerinizi alabilir miyim?
Takip ediyorum ve herkesin takipte olmasını bekliyorum. Seviyeli ve düzgün çalışma tarzınızdan dolayı sizlere teşekkür ederim.

Röportaj: Cevat Şahin Tezcan



Hiç yorum yok