Ebru Şenel Röportajı
1)Ebru Şenel kimdir? Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?
- Merhaba :) 13 Mayıs 1995 Giresun doğumluyum.1.63 boyundayım.
Ordu Üniversitesi beden eğitimi ve spor
öğretmenliği bölümünden bu yıl mezun oldum,şu anda Giresun Üniversitesi’nde
yüksek lisans öğrencisiyim.
Spor hayatımda ise uzun süredir 1.lig
bayan voleybol takımlarında oynadıktan sonra bu yıl 2.ligde Kayseri Atletik
spor kulübünde libero olarak görev almaktayım.
Spor ve okul hayatımdan geri kalan
zamanımı kitap okuyarak,boyama yaparak,müzik ve sinema gibi aktivelerle
değerlendiriyorum.
2)Voleybola nasıl başladınız? Sizi voleybola iten en önemli
sebep neydi?
-Voleybola 6.sınıfta ‘voleybol kurslarına katılmak isteyenler
okul çıkışında seçmelere katılabilirler’ duyurusuna olumlu cevap vererek
başladım. Sadece içgüdüsel olarak evet demiş bulundum ve seçmelere katıldığında
aslında daha 6.sınıfta hayatıma yön verdiğimi ve bi tutkunun peşinden gittiğimi
çok sonra fark ettim. Tabi Giresun’da voleybola başlamak ve sonrasında oradan
sivrilmeye çalışmak pek de kolay olmadı.
3)Voleybol olmasaydı tercih edeceğiniz spor dalı hangisi
olurdu?
-Sporun her branşını mümkün olduğunca takip edip, izlemeye çalışıyorum. Ancak
izlerken beni en çok heyecanlandıran kuşkusuz tenis. O yüzden tenis oynamayı
tercih ederdim.
4)Libero olmanın keskin bir zorluğu var mıdır?
-Bütün takım arkadaşlarınız rakibe yönelik
hücum geliştirirken, libero direkt rakiple mücadele durumunda.. Bunun dışında
bir zorluğu yok. Çok klişe olacak ama gerçekten sevdiğinizde bir zorluk da
görmüyorsunuz. :)
5)Geçtiğimiz yıllarda Ordu Telekom, Gümüşhane
Gençlerbirliği gibi ekiplerde forma giydiniz. Daha sonra Karadeniz’den ayrılmak
nasıl bir duyguydu?
-Karadeniz her yönüyle çok değerli, çok şey kattı hayatıma. Oynadığım
her takımda kendimi geliştirme, deneyimleme fırsatı elde ettim. Karadenizden
ayrıldığımda da biraz merak, biraz heyecan hissettim aslında ama bu bir
devlet memuruyken başka bir şehre atanmak gibi bir şey.. İşiniz ve gitmek
zorundasınız.
6)Kazan Belediyesi Spor Kulübü’nden Bayramiç
Spor Kulübü’ne gittiğiniz süreç nasıl geçti?
-Kahramankazan Belediye sporda sezonumu tamamladıktan sonra farklı
takımlarla görüşmelerimiz oldu. Ancak menajerim Yusuf Nahum vasıtasıyla
Bayramiç in, benim için daha doğru bir yer olacağı konusunda hemfikir
olduk. Devre arasında ise Kayseri Atletik OSB spor kulübü ile anlaştım.
7)Kendinizi eksik hissettiğiniz nokta var
mıdır? Varsa neler?
-Tabiki eksiklerim var, tamam dediğinizde zaten
aşama kaydetmeniz de durmuş sayılır. Gün ve gün bu eksikliklerimi tamamlamak
için çalışmalarımı sürdürüyorum. Gerek mental gerek fiziksel.
8)Bu sezon kişisel olarak hedefleriniz
nelerdir?
-Performansımı en üst seviyede tutmak, başarılı
bir lig ve play off süreci geçirmek bu sezonki hedeflerimden. Bu doğrultuda
çalışmalarımı sürdürmekteyim.
9)Bayramiç Spor Kulübü olarak bu sezon hedefleriniz
nelerdir?
-Bu sezon Kayseri Atletik OSB kulübüne transfer
oldum. Öncelikli hedefimiz play off etaplarına kalabilmek daha sonra da 1.lige
adımızı yazdırmak ve 1.ligde kalıcı olmak.
10)Türkiye’de oynayan ve idol olarak gördüğünüz
bir isim var mı?
-İdolüm yok ancak ülkemizde özellikle voleybol
anlamında her birinden bir şeyler öğreneceğimiz çok değerli isimler bulunmakta.
11)Plaj voleybolu hakkında düşünceleriniz
nelerdir?
-Plaj voleybolunu mümkün oldukça takip
ediyorum, seyir zevki yüksek maçlar oynanıyor ve bu yönde de
başarılarımız bulunmakta. Süreç içerisinde daha iyi platformlarda milli
takımımızı göreceğimizden eminim.
12)Birlikte oynamayı sevdiğiniz bir oyuncu ve
çalışmayı sevdiğiniz bir hoca var mı?
-Takım arkadaşlıklarımla ilişkilerim her zaman çok iyi olmuştur. Birini
diğerinden ayırmam o yüzden pek mümkün değil hepsi ailem gibi...Antrenör olarak
İsmail Yengil’i ve üzerimdeki emeğini ayrı bi yere koymak isterim.
13)Kariyerinizde hiç önemli bir sakatlık geçirdiniz
mi?
-Küçük burkulmalar dışında bir sakatlık
geçirmedim.
14)Sizce Türkiye’de voleybola yeterince önem
veriliyor mu? Verilmiyorsa bu konuda neler yapılmalı?
-Malesef hayır..Voleybolda bir çok başarı elde etmişken bu başarıların
gazetelerin dip köşelerinde yer alması,haberlerde sadece alt yazı ile
verilmesi,milli takımımız Dünya Şampiyonası oynarken herhangi bir kanalda bile
izlenilememesi kanayan yaralarımızdan...Gelişmesi için son yıllarda farklı
illlerde tarama ve araştırmalar yapıldığını görüyorum. Bunları görmek bir
sporcu olarak beni çok mutlu ediyor.Ama her şeyde olduğu gibi spor da aile
tarafından teşvik edilmeli.küçük yaşlardan itibaren ebeveynler çocuklarına
spora,sanata yönlendirmeli ki başarılarımız ve farkındalığımız artsın.
15)Son olarak Sporda Manşet Dergisi’ni takip
ediyor musunuz? Görüş ve önerileriniz neler?
-Sosyal medya üzerinden derginizi takip
ediyorum.Birçok spor dalına ve sporculara ulaşmanız sporun tanıtımı ve
gelişmesi anlamında son derece önemli.Özellikle eksikliğini hissettimiz bu
durum sizin sayesinde yol kat etmekte...Teşekkür ederim :)
Yorum Yap