GÜVENLİ FUTBOL (GALATASARAY YENİ MALATYASPOR)

Galatasaray camiası bu maçtan önce, bırakın iddiası kalmayan Malatyaspor'u, bir şampiyonlar ligi maçına çıkacak gibi konsantre, sinerjik ve ciddi şekilde bekledi mücadeleyi. Rehavet bir takımın en büyük düşmanıdır. Buna müsaade etmeyen bir teknik heyet ve taraftar topluluğuna sahip oldukları için şanslı camia. 

Bu sezon ligin en erken golünü atarak başladılar maça. Eleştirilen Belhanda alev alevdi ilk dakikalar. İki üç dakika sonra şut çekmiyor denilen Faslı yıldız gözlerin pasını siliyordu az daha. Bu erken gol konuk ekibin bütün planlarını bozdu tabi. İleri çıkmak zorunda kaldılar hemen. Galatasaray'a bu kadar risk alırsan, hızlı Gonzales lakaplı Rodrigues celladın olur! Gomis golünü atarak hem kendi rahatladı hem taraftarı. 

Malatyaspor'un direnci kırılır mı diye düşündüm ama öyle olmadı. Burada sarı kırmızılı oyuncuların sert ve saldırgan yapısı devreye girdi. Donk ve Fernando o bölgeyi müthiş koordine ediyorlar. Belhanda'da hücum ve orta alan arası köprüyü düzgün sağlayınca, ortaya güzel futbol doğuyor. Savunmada Denayer atletizmi ile yararlı oluyor. Ben Belçikalı stoperi, 2008 yılının ikinci yarısında Emre Güngör'ün verdiği katkı ile bağdaştırıyorum. 

Böyle maçlar rahatlık kaldırmaz. İki gol geldikten sonra, skor daha da artabilirdi ama biraz basit harcadılar. Özellikle ilk yarının son on beş dakikası ve ikinci yarının başında, zaaf göstermeye ve rakibini morallendirmeye yöneltti durumları. İlk yarı üçüncü gol gelseydi, bu kadar hırslı olmayabilirlerdi.

İkinci yarı oyun üstünlüğünü Malatyaspor ele aldı. Galatasaray skor avantajını korumaya yönelik pas yapmaya çalıştı. Tek yapamadıkları, rakip sahada fazlaca bekleyen Malatyaspor'a karşı atak yapamamaları. Rodrigues fişi erken çekmese, geri kalan dakikalar zorlanabilirdi Galatasaray. Yalnız izliyorlarsa, şimdiden hesap kitap yapmaya başlasınlar. Çok değer kazandı. Şampiyonluk yolunda son haftalarda en büyük katkıyı o veriyor!

Belki çok rahat maç izleyemedi sarı kırmızılı taraftarlar ama baktığımız zaman kalesinde çok ciddi fırsatta vermediler. Malatyaspor'u da tebrik etmek lazım. İddiaları olmamasına rağmen, sakatlıktan dolayı eksik devam etmelerine rağmen, son saniyeye kadar iyi mücadele ettiler. Galatasaray takım olarak güven verdi. Güvenli futbolu elden bırakmadılar ve en önemlisi, kötü mücadele eden yoktu. Çok hırpaladılar. Her topa bastılar.

Artık son adım kaldı. İzmir'de Göztepe karşısında mağlup olmazsa, rakiplerinin sonuçlarına bakmaksızın şampiyon olacaklar. Yine söylüyorum; en çok hak eden takım Galatasaray! Hakem hatasıyla maç kaybetti, şikayet etmedi. Ali Cengiz, algı gündem işlerine bulaşmadılar diğerleri gibi! Taraftarı unutmak olur mu? En önemli unsur. İç sahada 17 de 16 yapılmasının mimarı kendileri. Malatyaspor'u gördükten sonra, boşuna konsantre olmamışlar demiştir herkes. Şimdi daha da fazla konsantre olmalılar. Sürprize mahal vermemeleri için!