Kıvılcım Kaya Salman:Kadın olarak yaptığım sporun zor bir yanı yok



ÇEKİÇTE BİR KIVILCIM




v  Kıvılcım Kaya Salman'ı tanıyabilir miyiz?

          1992 yılında Ankara’da doğdum.Aslen Erzurumluyum ama Ankara’da doğdum büyüdüm. üniversite mezunuyum. Çekiç atma branşında Dünya yıldızlar ve Avrupa gençler ikincisiyim,yıldızlar gençler ve 23 yaş altı kategorisinde Türkiye rekortmeniyim 11 tane rekorum var. Bir çok kez Avrupa,Dünya şampiyonaları ve olimpiyat oyunlarında ülkemi temsil ettim. Halen aktif spor hayatımı ENKA spor kulübünde sürdürmekteyim.

v  Spora ne zaman başladınız?

Spora 10 yaşımdayken değişik branşlar deneyerek başladım. fakat atletizme 2004 yılında başladım.


v  Yaptığınız spor hakkında biraz bilgi alabilir miyiz?

        Ben çekiç atıyorum , çok teknik ve kabiliyet isteyen bir branş. Attığım çekicin ağırlığı 4 kilo. Genelde 3 veya 4 dönüş yapılarak atılıyor. Atletizmin en zor branşlarından birisi. Yarışmalarda 6 hak veriliyor ve atletler bu 6 atışta en yüksek performansı yakalamak zorunda. En uzağa atmak ,döndüğümüz alandan dışarı çıkmamak,içinde bulunduğumuz kafesten dışarı çıkarmak gibi çok teknik konuları olan bir branş ama bir o kadar da zevkli.

v  Neden çekiç atmaya yöneldiniz? Bu yönelmede kimlerin katkısı oldu?

        Aslında ben atletizm atma branşına başladığım zaman disk atmak istiyordum fakat benim bu başarılara ulaşmamda emeği çok büyük olan eski antrenörüm Artun Talay benim çekiç atmaya daha yatkın olduğumu düşünerek beni bu branş üzerinde eğitti.2004 yılında başladığım atletizm çekiç atma branşında 3 sene yarışmadım.Yaşıtlarım yarışıyordu ve benim antrenmanda attığım kadar atamıyorlardı.Köşeye geçip ağlardım bende yarışmak istiyorum diye.Tekniğimin ve kuvvetimin yeterli düzeye gelebilmesi ve yerine oturması için çok çalıştık.İlk çıktığım yarışta Türkiye şampiyonu olup milli takıma seçilmiştim. 

v  Bir Güreşçinin kızı olmanız dolayısıyla Güreş ve Atletizm arasında seçime tabi tutuldunuz mu? Babanızın Güreşe yönlendirme gibi bir durumu söz konusu oldu mu?

        Benim baba tarafım  hep güreşçi. Babamda zamanında Dünya ikincisi olmuş bir sporcu
( Ziya Kaya) .Biz sporcu bir aileden geldiğimiz için babam benimde spor yapmamı çok istedi ama illa güreş yapacaksın demedi tabii ki.Ben çok içine kapanık ve sessiz bir çocuktum sporla özgüvenimi hayatımı ve kişiliğimi kazandım. Ailem benim en büyük destekçimdir. Bir kaç spor dalı denedim 7-8 yaşımdan beri.Cimnastik , taekwondo , güreş ve son olarak atletizm.Atletizm dışında diğerlerine ısınamadım diyebiliriz. Spor benim hayatımın ve ailemin hayatının önemli  bir parçası durumunda.Babam olmasaydı ben buralarda olamazdım iyi ki beni spora başlatmış.




v  Bir kadın olarak yaptığınız sporun zor yanları nelerdir ?

         Bir kadın olarak yaptığım sporun zor bir yanı yok bence. Çünkü bayanlar ve erkekler ayrı kategorilerde ayrı kilolar ile yarışıyor( bayanlar çekiç 4 kg erkekler çekiç 7.260kg).Kuvvet ve sürat isteyen bir spor dalı çekiç atma. Doğuştan gelen bir kuvvet ve sürat olmalı.

v  Bu yolda yürürken örnek aldığınız bir sporcu var mı?

    Bu yolda yürürken örnek aldığım sporcu efsane boksör Muhammet Ali 'dir. Sözleri ve profesyonel spor yaşantısını çok beğeniyordum.Onun gibi savaşçı , onun gibi karakterli ve başarılı olmak kim istemez ki. 

v  Bir sporcu olarak ülkemizde eksik bulduğunuz sorun yaşadığınız durumlar var mıdır ? Varsa nelerdir?

     Ülkemiz spor ve sporcuya destek anlamında çok büyük  yol kat etti. Yapılan tesisler, olimpiyat hazırlık merkezleri,malzeme ve kamp konusunda hiç bir sıkıntımız yok. Allah devletimize milletimize zeval vermesin.Bizler bir futbolcu kadar çok büyük paralar kazanmıyoruz.Ülkemizde bireysel sponsorluk anlayışı yok denecek kadar az. Atletlere verilen değer bu anlamda yetersiz.
Bir de değinmek istediğim bir diğer konu da kız çocuklarının spor yapması.Okumaya ihtiyacı olduğu kadar spora da ihtiyaçları var diye düşünüyorum. Ben içine kapanık bir çocuktum. Bakkaldan ekmek almaya giderken bile çekinirdim. Şimdi dünyayı geziyorum değişik kültürlerle tanışıyorum ve 15 yaşımdan beri kendim kazanıyorum.Kız çocuklarının spor yapması ülkemizin bazı bölgelerinde ayıp veya gereksiz olarak görülüyor. Bir erkeğin yaptığı sporu şimdi bir kadın da yapabiliyor. Hayatlarına sporla yön verebilirler. Spor kızlarımızın kişisel gelişimleri açısından çok büyük bir rol oynayacaktır.

v  Kaç saat antrenman yapıyorsunuz?

 Ben günde iki antrenman yapıyorum sabah 2 saat ve akşam 3 saat olacak şekilde hazırlık döneminde günde 5 saat antrenman yapıyorum.Yarışma dönemlerinde bu daha hafifliyor  tabii ki.  
v  Müsabakalarda yaşadığın unutamadığınız bir anınız var mı?

           İşimi çok seviyorum 13 yıldır bu işle uğraşıyorum.Çok büyük spor organizasyonlarında yer aldım her biri benim için unutulmaz birer anıdır.Bir tanesi var ki şans mı diyeyim şanssızlık mı diyeyim bilemedim. Sene 2012. Londra olimpiyatları var o sene. Ve oraya gidebilmek için 71 metre 50 santimetre atmam gerek. Bu olimpiyatlara gidebilmek için bir barajdır. Bu barajı geçmeyen sporcular gidemez. Dünya çapında da bu dereceyi atabilenler gidebilir sadece. Benim Önümde sadece 2 müsabakam kaldı. Birisi Ankara da birisi İzmir de. Ankara da yarışma zamanı geldi ve ben çok motive bir şekilde atışlarımı yapıyorum. İlk 5 atışımda geçemedim 71.50 metreyi. Son atışıma geldi sıra ve ben kaç attım dersiniz ? :) 71,49m.    Sevinsem mi üzülsem mi bilemedim.Şimdi diyeceksiniz 1 santimetre yahu ne olacak. Olmuyor işte gidemem olimpiyatlara o 1 cm çok önemli. Neyse yarışma bitti ben 1 santimle geçemedim barajı. Attığım derece çok iyi bir dereceydi ama olimpiyatlara gitmem için yetmiyordu. Önümde sadece 1 yarışma kalmıştı ve 2 hafta sürem vardı çalışabilmek için. Ben çok çalışmıştım yağmurda,karda,çamurda, sıcakta ve soğukta o olimpiyatlara gitmeliyim diye düşünüyordum. Çalışmalarımı 2 hafta büyük bir azimle gerçekleştirdim. İzmir deki yarışmaya girdim bu benim son şansımdı ya atıp Londra da yapılacak olimpiyat oyunlarında al bayrağımı göğsümde büyük bir şerefle taşıyabilecektim ya da televizyondan izlemeyle yetinecektim.Ankara'daki yarışmada attığım mesafe aklımdan çıkmıyordu o 1 santimi unutamıyordum. Haydi Kıvılcım dedim kendi kendime sen çok çalıştın elinden geleni yap. İlk atış hakkımda 72,55 metre atarak 1 metre fazlasıyla olimpiyat oyunları katılım barajını geçtim çok mutluydum.

v  Eşinde bu sporla uğraşıyor.Bu konuda sana destek oluyor mu?

     Eşimle ben atletizm camiasında tanıştık. Çocukluğumuz beraber geçti ve sonunda bir aile olduk. Bu sporun bana kazandırdığı en güzel şeylerden birisi de odur. Kendisi antrenörlük yapıyor. Desteğini hiç bir zaman inkar edemem.Şuan antrenörlüğümü de  kendisi yapmaktadır.

Röportaj için teşekkürler.

Röportaj: Mehtap Akkaya

Hiç yorum yok