KARADENİZ FIRTINASI HAMİ MANDIRALI’NIN FUTBOL YOLCULUĞU
Karadeniz Fırtınası Olarak Tanınan Hami Mandıralı’nın Futbol Kariyeri ve Başarılarına Yer Verdik. Attığı gollerle Guinness Rekorlar Kitabına Girmeyi Başaran Ünlü İsim Türkiye’nin En Çok Gol Atan Üçüncü Futbolcusu..
Almanya’da Schalke 04 formasını
giyen bir Türk futbolcu vardı. Doksanların sonunda Türkiye Ligindeki
üstün başarısı onu Almanya Bundesliga’ya taşımış ve gollerine orada devam
ediyordu. Bir gün ligin eski ve köklü ekiplerinden 1860 Münih maçı vardı. O
maçta teknik direktörü yine futbolcuya şans vermişti. Bir serbest vuruş
olmuştu. Kaleye yaklaşık 35 metre uzaklıkta olan serbest vuruş için
arkadaşlarıyla konuştu. Takım arkadaşları topa dokundular, top hafif sağ tarafa
doğru açıldı. Arkadan koşup gelen futbolcu topa olanca gücüyle vurdu. Kameralar
topu takip edemedi ve top ağlarla buluşunca kamera anca yetişebilmişti. Herkes
golün şaşkınlığını yaşarken Türk futbolcu çoktan yedek kulübesine doğru sevinç
koşusunu yapmaya başlamıştı. Topun kaleye giderken ki hızı ölçüldüğünde saatte
266 kilometre hız bir rekordu. Günümüze kadar da böyle yüksek hızla topa vuran
başka bir futbolcu olmamıştır. O Türk futbolcu ise serbest vuruş golleri,
mesafe tanımaksızın çektiği şutları, bazuka gibi giden vuruşlarıyla tanınan Hami
Mandıralı’dan başkası değildi.
FUTBOLA ÇOCUK YAŞTA BAŞLADI
Türk futbolunda efsane haline
gelen Hami Mandıralı özellikle doğup büyüdüğü Trabzon şehri ve Trabzonspor’un
unutulmazları arasındadır. 1968 yılında Trabzon’un Arsin ilçesine dünyaya gelen
Hami, Osman ve Hikmet Mandıralı çiftinin emekleri ile büyümüş ve daha çocukken Trabzonspor’un
altyapısına seçilmeyi başarmıştır. Trabzonspor’un altyapısına girdiği
zamanlarda Trabzonspor ülkede üç büyükler hegemonyasını yıkmış 1975-1976
sezonundan itibaren lige damga vurmaya başlamıştır. Peş peşe alınan
şampiyonluklarla herkes gözünü Trabzon’a dikmiştir. Buradaki asıl dikkat çeken
şey ise Trabzonspor bu başarıları yakalarken Trabzonlu gençlerle bunları
başarmasıdır. Hami ise Ali Kemalli, Şenollu, Turgaylı Trabzonspor’a yeni bir
Trabzonlu olarak 1978 yılında ayak basmıştır. Mevki olarak ise hücum oyuncusu
olarak kendini kabul ettirmiştir. Çektiği sert sutlarıyla kalecileri daha çocuk
yaşta yıldırmaya başlamıştır.
HEM ÜMİT MİLLİ HEM MİLLİ TAKIMDA OYNADI
Trabzonspor’un son
şampiyonluğundan sonra ana kadroya dâhil edilen 17 yaşındaki Hami o sezon Genç
Milli Takımda da görev almaya başladı. O sezonki Beşiktaş maçında attığı
gollerle Beşiktaş’ın savunma oyuncuları Rıza ve Kadir onu tutamamış ve çimleri
yolmuşlardır. İlk sezonunda fazla şans bulamasa da ikinci sezonunda takımın
başına Ahmet Suat Özyazıcı gelmesiyle istediği ve aradığı şansları bulmaya
başladı. 1987-1988 sezonundan itibaren takımın vazgeçilmezleri arasına girmeyi
başarmıştır. Antrenmanlarda baraj kuran kişileri yıldırmaya başlamış ve
kalecileri çaresiz bırakan şutlarını atmaya başlayan Hami için transfer
teklifleri yağmur gibi yağmaya başlamıştır. İstanbul kulüpleri peşine takılmış
Hami’yi kendi takımlarına kazandırmak istiyorlardı. Ama o doğduğu büyüdüğü
şehri bırakmıyor ve boş mukavelelere imza atıyordu. 1987 yılında hem Ümit Milli
Takıma hem de Milli takıma çağrılmış ve oynadığı futbolu Milli Takımlarla
taçlandırmayı başarmıştır.
SCHALKE’DE OYNADI
1990’lı yılların başında Lemi ve
Hamdi ile birlikte takımın üç kaptanından biri olan Hami gollerine devam ediyordu.
Milli takımda da görev yapan Hami önce Sepp Piontek’in daha sonra ise Fatih
Terim’in genç prenslerinden birisi oluyordu. Kariyerinin belki de en önemli
yılında 1996 Fenerbahçe’ye karşı şanssız bir şekilde şampiyonluğu kaybeden
Trabzonspor Abdullah ile öne geçmiş ama son dakikalarda yenilen iki golle
yıkılmıştı. Bu sonuç Hami’yi de yıkmıştı. Kariyeri boyunca şampiyonluğa en
yakın olduğu anda ellerinden kupa adeta kayıp gitmişti. Gol kralı olamıyordu
ama attığı gollerle hafızalara kazınıyordu. Penaltılarda ve serbest vuruşlarda
kaleciler karşısında en son onu görmek istiyordu. Hami gollerine sadece
milli takım ve ligde devam etmiyor Avrupa Kupalarında da rakiplerin ağlarını
füzeleriyle havalandırıyordu. Aston Viila’dan Dundee United’a gollerini sıralamaya
devam ediyordu. 1997 -1998 sezonunda attığı gollerle yine kulüpleri
peşinden koşturmayı başarmış olan Hami Mandıralı İstanbul kulüplerinin
tekliflerini kabul etmedi ve Avrupa rüyasını gerçekleştirmek için Almanya’nın Schalke
04 kulübünün teklifini kabul etti. 7 Milyon Mark değeri ile Almanya’ya transfer
oldu. Hayatı boyunca Trabzon’da yaşamış olan Hami için Almanya günleri kolay
geçmedi. Farklı metotlar ve farklı disiplinler içinde çalışan Hami ilk başlarda
bunu yadırgasa da buna da alıştı. Schalke ile ligde fazla gol atamasa da
özellikle Avrupa Kupası maçlarında taraftarın gözbebeği oldu. Bir sezonu orada
geçirdikten sonra memleket özlemi, aile hasreti daha ağır bastı ve yeniden
yuvasına, her şeyini kazandığı Trabzonspor’a geri döndü. Almanya onu olgunlaştırmıştı.
Oynadığı futbol yıllanmış şarap gibiydi. Şampiyonluklar gelmese de o gollerine
devam ediyordu.
TEKNİK DİREKTÖR OLDU
1999 yılında Milli Takım için son
maçlarını oynayan Hami Mandıralı gururla taşıdığı ay yıldızlı formayı 60 defa
terletti. Kariyerinin sonuna doğru önce 200. golünü atan Hami Mandıralı
bunu Metin Oktay ve Tanju Çolak’tan sonra başaran üçüncü futbolcu oluyordu.
2003 yılında 35 yaşına kadar her şeyini borçlu olduğu Trabzonspor’da futbola
devam etti. Yarım sezon Ankaragücü takımında top koşturan Hami Mandıralı 2003
yılında aktif futbolculuğa veda etti. Dediğimiz gibi futbolun sadece
futbolculuk kısmına veda eden Hami Mandıralı teknik direktör ve yorumcu olarak
futbola hizmet etmeye devam etti.
2008 yılında Türkiye U21
takımının başına getirilen Hami Mandıralı bir buçuk sene bu görevine
devam etti ve gerek kulüplere gerekse Milli Takıma gençleri kazandırma çabasına
girişti. 2013-2014 sezonunda Trabzonspor ile yolları bir kez kesişti. Teknik
Direktör Mustafa Reşit Akçay’ın yardımcılığına getirilen Hami Mandıralı Şubat
2014’ten itibaren teknik direktörün istifasıyla birlikte takımın başına geçti.
Takım onun yönetiminde 53 puanla dördüncü oldu. Sezon sonu görevinden ayrılan
Hami Mandıralı Kasım ayında ise Antalyaspor ile anlaştı. Şubat 2015 sonunda bu
görevinden de ayrılan Mandıralı Trabzonspor’un zor zamanında yine kulüpte görev
alarak taşın altına elini koydu ve 2016 Ocak- Mayıs arasında yine teknik
direktörlük görevini üstlendi.
KARADENİZ FIRTINASI OLARAK AKILLARA KAZINDI
Hami Mandıralı Türk futbolunda
bombacı, bazukacı, Karadeniz Fırtınası olarak tanındı. Amansız şutları,
mesafe tanımaksızın vurduğu topları hafızalara kazınmıştır. Yılların değişmez
bordo mavili 10 numarası Trabzonspor’un en golcü futbolcusudur. Attığı 219
golle Türk futbolunun en golcü üçüncü futbolcusudur. Guinness Rekorlar Kitabına
da giren en hızlı gole sahip futbolcudur. 1992 yılında Beşiktaş’a, 1997
yılında Ankaragücü’ne attığı goller yılın golü seçilmiştir. Sadece Trabzonspor
taraftarı değil tüm taraftarlarca sevilmiştir. Bazen a harflerini uzatmasındaki
sempatikliğiyle bazen efendiliğiyle bazense iyi bir aile babası olması
sebebiyle çok sevilmiştir. Trabzon ve Trabzonspor denildiğinde akla gelecek üç
kişiden biri mutlaka Hami Mandıralı’dır. İşte bu sayımızda böyle bir
efsane köşemizde misafir oldu. Hami Mandıralı’ya gelecek hayatında futbolculuğu
gibi başarılı bir hayat diliyoruz.
Yorum Yap