DERBİLERDEN SONRA ( GALATASARAY ADANASPOR )

İnanın Galatasaraylıların maç izleme hevesi yok. İkincilik şansı var ama camia öyle bir kansere yakalanmış ki taraftarlar resmini görünce tiryakisi sigara yakıyor, efkârlı derinlere dalıyor, iç çekiyor. Gel gelelim sözde başkan Dursun Özbek, iki yıldır kulübü ne hale getirdiğinden bihaber gibi, hala taraftara mesajlar gönderiyor, umut dağıtıyor, TV programlarına katılıyor. Sabır taşı çatladı haberi var mı? Birader A.Ş çöktü hala maval anlatıyor. İstifa ettiği gün kurbanlar kesilecek, hayırlar yapılacak, konvoya çıkılacak. O derece...

Sneijder neden yedek diye sinirlenenler var. Trabzonspor maçında ne yaptı? Josue girdikten sonra formayı hak ettiğini kanıtladı ve o başladı maça. Ben savunma kurgusuna takıldım. Geçen hafta maçı katleden Cavanda'nın ne işi var kadroda. Dengesizlik var seçimlerde yani. Daha hakkaniyetli bir defans kurgusu beklerdim.

KIRMIZI KARTI VERMEDİ!

Galatasaray’da rahatsızlık veren bir oyun tarzı vardı. Amaçsızca orta saha çizgisinin önü ve arkasında pas yapmak. Bunun yavaş yavaş kaybolduğunu görüyoruz. Tüm oyuncular topu ayağına aldığında, tereddüt etmeden dikine oynamaya çalışıyor. Gol denemelerinde eksikler var yalnız. Sürekli oyuncu sirkülasyonu olduğu için kadroda, normal karşılayabiliriz. Normal olmayan durum Cavanda. Yarım saat geçtikten sonra çıkması lazımdı. Değişiklikle değil, kırmızı kart görerek! Tudor antrenmanda iyi gördüklerini oynattığını ima etti. Cavanda da ne gördü de oynattı merak ediyorum.

Baskının etkisiyle, 2,5 m Euro’ya satılan(!) Podolski ile buldu golü ev sahibi. Bu golden sonra biraz gevşeme oldu sanki. Adanaspor gelmeye başladı. Birkaç şanslı an vardı sarı kırmızılılar adına. Josue’nin performansını görünce, Tudor’a öfkelenenler durulmuştur biraz. Oyundan çıkması gerekenler, o dakikada zaten olmaması gereken Cavanda ve hücumları tabiri caizse batıran Yasin’di. Sonradan biraz düzeldi ama. Penaltı pozisyonlarında başrol oynadı.

ENTERESAN DEĞİŞİKLİKLER

Garry Rodriguez’in müthiş golü, kalan dakikaları kolaylaştırdı ev sahibi için. Adanaspor’un puan umutlarını kuruttu bir nebze. Ardından üst üste gelen penaltı golleri, maçı bitme noktasına getirdi. Adanaspor birkaç deneme dışında varlık gösteremedi. Galatasaray genele bakınca, tatmin eder bir oyun yansıttı sahaya.

Ben Tudor’un değişikliklerine takıldım. Sarı kartla sırıtan bir Cavanda dururken, stoper Semih’i çıkarıp Sneijder’i alması, Sağ kanatta oynayan Yasin yerine De Jong tercihi ilginç gerçekten. Hani galipken çok göze batmaz. Yine de takımla bu kadar oynamaması lazım. Hele işler iyi gidiyorken. Belki skora bariz etkisi olmadı ama bana göre enfes bir performans gösteren Josue idi maçın yıldızı. Daha sonra iyi performans gösteren oyuncu Linnes. Bu ikisi çok çalıştı. Eren tutuktu biraz. Semih ve özellikle Ahmet defansta iyiydi.

Galatasaray için bu maçın önemi, önünde oynayacağı üst üste iki derbide belli olacak. O maçları kazanamazsa bir anlamı olmaz 4 gollü galibiyetin. Derbilerden sonra sevinip üzülecek pozisyona girer sarı kırmızılı camia. Tudor’un dediği kadar varmış. İyi çalışmışlar. Doğru kadroyla iyi sonuç alır düşüncesindeyim. Son olarak; gelecek sezon Tudor’un kuracağı kadro ve oynatacağı oyunu merak ediyorum. Lakin Galatasaray’ın önce kanseri yenmesi lazım. Kötü huylu tümörden, yani Dursun Özbek(ler)den kurtulmaları lazım…