Murat ALTUN Yazdı: BİZ DE GÜLELİM ( NAPOLİ BEŞİKTAŞ )


Kadrolar açıklanınca, Napoli cephesinin blöf yaptığı çıktı ortaya. Sahaya çıkan bazı oyuncuların oynama ihtimali düşük haberlerini yaymışlardı ki taktik yapmışlar. Üzerine basa basa belirttiğim Şenol Güneş tercihleri yavaş yavaş tepki çekeceğe benziyor. Daha önce oyuncularından beklediği randımanı alamadığı için sürekli arayış halince olduğunu belirtmiştim. Fakat oyuncu seçimleri gerçekten çelişkili. Altı pastan kaleciye top nişanlayan bir oyuncunun, bir sonraki maç şampiyonlar liginde banko başlaması futbol mantığı içerisinde bağdaştırılamaz. Ama hep vardır bir bildiği derim. İlk aklıma gelen önce durdur sonra vur anlayışının düşünülmesi. Rakibi en çok tehdit edecek isim olan Talisca’nın kulübede başlaması, son derece yanlış. Yalnız Necip tercihi çok tartışıldı. Bende olsam, Gökhan İnler yerine onu oynatırdım.

ALIŞKIN DEĞİLİZ

Temsilcimiz ilk dakikadan itibaren özgüveni eksik bir oyun yansıttı sahaya. Napoli oyuncuları sete set hücumlar sergilerken, tek yaptığımız onları izlemekti. Sağlı sollu köşe vuruşları aman ettiriyordu. Hoş olmayan Beşiktaş’ın oyunuydu. Rakip yarı sahaya geçemeyen, atakları engelleyemeyen, iki pas dahi yapamayan vaziyette çanlar çalıyordu. Beşiktaş’ı tanıyanlar, verdikleri bu görüntüye hiç alışkın değildir.

Amanlar eyvahlar eşliğinde yakaladığımız ilk pozisyon gol oldu. Muhteşem oldu. Aslında bu golün bizi kendimize getireceğini düşünüyordum. Gel gelelim organize Napoli ataklarını kesemedik bir türlü. Yediğimiz gole kadar savunmadaki kademelerimiz ve zaman zaman Fabri’nin kurtarışları güven aşılasa da bu duruma hiçbir takım fazla dayanamazdı zaten. Acemice hatalar yaptık çoğu kez. Sanırım siyah beyazlılar lehine bol şanslar dileklerinin hepsi yerine geldi. Goller haricinde skoru bilmeyen birine pozisyonları izlettirsek, Napoli’nin en az iki farklı üstün olduğunu söylerdi herhalde. Yine o dileklerden biri şanssız Aboubakar’ın önünde belirdi ve karşı karşıya iyi vurmasa bile yine öne geçirdi bizi çok şükür.

DAHA NE OLSUN

Akıl almaz pozisyonlara giren rakibimize karşı aldığımız skor mucize gibi. Üzerine enteresan bir penaltı şansı verdik. Fabri yine aştı kendini. Yalnız orta sahası düşen, oyunun başındaki özverisi kaybolan rakibin karşısında bizde yapamadık doğruları. Özellikle Aboubakar ve Quaresma hücum alanındaki tuhaf hataları yapmasalar, belki de farkı açıp iyice çökertecektik onları. Gel gelelim üçüncü bölgede ayağımıza gelen fırsatlardaki isteksiz yapımız buna engel oldu diyebilirim. Skor peşinde değildik sanki. Top kalemizden uzak dursun yeter hissi verdi bizim çocuklar.

Caner’in yaptığı(!) penaltıda hakemi hiç suçlamam. Fırsatı vermemesi gerekirdi onlara. Karşılaşma bu hadde gelmişken, kaybetmek çok yazık olurdu. Nitekim Beşiktaş belki de tarihinin en kısmetli karşılaşmasını oynadı. Maç böyle mi bitecek derken üç metreden gol yapamayan Kamerunlu bir gol daha atarak tarihe not düşürdü. Oyun anlamında düşük kalsak bile galibiyet çok yakıştı Beşiktaş.

Biz özellikle Avrupa maçlarında, rakibimizin karşısında Napoli’nin gösterdiği performansı sergileyip çoğunda sevinememiştik. Tüm temsilcilerimizi kast ediyorum. Bu akşam sadece bu zaferi yaşayalım. Bırakın da böyle bir doksan dakika sonunda bir kere olsun biz de sevinelim! Gülmek bizim de hakkımız. Bu performansa benzer bir galibiyeti Manchester United deplasmanında da almıştı siyah beyazlılar. O gün Rüştü’nün her yerinden öpmüştük, bu gece Fabri’nin her yerinden öpüyoruz. Tello beklenmedik bir anda galibiyeti getirecek fitili ateşlemişti, Aboubakar’da aynı. Bugün ne istediysek o oldu gerçekten. Bol şans vardı, gollerimiz vardı, zafer oldu, tadından yenmez bir akşam. Teşekkürler kara kartal. Zaferi yaşayalım, ardından bu karşılaşmadan derslerimizi çıkarmayı unutmayalım! Her zaman bu denli şanslar yaver gitmeyebilir…


Darısı diğer temsilcilerimizin başına.  

Hiç yorum yok